Amerika’nın
kendi değerlerine göre en iyi şekilde kendi ülkesinde demokrasiyi kusursuz
hale getirip, böylece insanlığın geri kalanı için bir ışıldak olarak hizmet edebileceği
görüşüdür, ikincisi ise, Amerika’nın değerlerinin, ülkeye, bunları bütün
dünyaya yayma yükümlülüğü getirdiği görüşüdür.
...dünya gerçekten barış istiyorsa, Amerikan ahlaki reçetelerini uygulamasının
şart olduğuna olan inancını güçlendirmek olmuştur.
Thomas Paine şöyle yazıyor: “Savaş, eski
yapıda bir hükümet etme sistemi olduğundan, ulusların birbirine karşı beslediği
düşmanlık duygusu, hükümetlerinin politikalarının sistemin ruhunu ayakta
tutmak için uyandırdığı bir düşmanlıktan başka bir şey değildir... Yanlış bir
hükümet sistemi tarafından insanlar birbirine düşman hale getirilmediği sürece,
insan insanın düşmanı değildir.”7
Amerika’nın genişleme arzusu ile Amerika’nın Avrupa’ya göre daha saf ve
ilkeli bir ülke olduğu konusundaki inancı hiçbir zaman çalışmamıştır. Genişlemesini
bir dış politika sorunu olarak görmediğinden, Birleşik Devletler gücünü
Kızılderililer, Meksika ve Teksas üzerinde rahatlıkla ve hiçbir vicdan
rahatsızlığı duymadan kullanmıştır. Özetlersek, bir ceviz kabuğu içindeki Birleşik
Devletler’in dış politikası, bir dış politikaya sahip olmamaktı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder